29 Eylül 2010 Çarşamba

Yaz biterken ve RAPİNİ SALATASI



Havaların serinlemeye başladığı şu günlerde, sıcak bir cuma akşamı yakalanınca, son dakikada en kolay salata ve mezelerle çabucak hazırlanıp bir de arkadaş davet edilerek, geç saatlere kadar oturulmuş, pekçok eksiği olan ama samimi bir sofra...
Aynı zamanda, artık hava daha erken kararmaya başladığından, güzel ışığı kaçırmamak için çaba sardedilmiş ama başarılı olunamamış fotoğraflar...
Yine de yazdan son kareler olarak, sizlerle paylaşmak istedim...


Rapini

Rapiniyi ilk olarak fotoğrafta gördüğünüz bu salata ile denedim. Ben çok beğendim, eşim olsa da olur olmasa da dedi, kızlar denemek bile istemediler. Ben tadını biraz bizim Ege'nin “turp otuna“ benzettim.
Sert saplarını kesip attıktan sonra, sirkeli suda 15 dakika beklettim. Tuz eklenmis kaynar suda 5 dakika haşladım, rapiniler haşlanırken, bir kapta buzlu su hazırladım ve haşlanmış rapinileri hemen buzlu suya atarak, renklerini koruması için şokladım.
Servisten önce üzerine zeytinyağ, limon, tuz ve dövülmüş sarımsak karışımı döktüm. Mangal etin yanında ya da balıkla tavsiye ederim.
Geçenlerde de rapinili börek deneyeyim dedim aman sakın hiç tavsiye etmem:( Belki de ben kavurarak yaptığım için o kadar acı bir tadı oldu, haşlasaydım daha mı iyi olurdu bilemiyorum ama atmayı sevmediğimiz için, içinden rapinilerini ayıklayıp yedik. Daha sonra aynı böreğin ıspanaklısını denedim sonuç harikaydı, en kısa zamanda paylaşacağım.

İmam bayıldı

Humus

Domates salatasi


26 Eylül 2010 Pazar

LAHANA KAPAMA




Lahana kapama , sarmaya vakti olmayanlar için bir alternatif. Lezzet aynı, görüntü farklı. Yapımı çok kolay ama birkaç ekstra kap-kacak kirletmeyi göze alacaksınız. Çevirmede birkaç noktaya dikkat ederseniz, kolayca servis tabağına alabilirsiniz.
Öncelikle yemeğin soğumasını bekleyin, tencereyi ve içinde pişirdiğiniz kabı elinizle tutarak suyunu bir yere boşaltın, suyu süzüldükten sonra tencereyi ters çevirip, lahanayı pişirme kabı ile birlikte çıkarın, fırına girebilecek bir servis tabağına ters çevrin. İstediğiniz büyüklükte dilimledikten sonra, üzerine- bir kaba ayırmış olduğunuz- kendi suyunu döküp, 375° F = 190° C  fırında, üzeri hafif kızarana kadar ısıtın ve servis yapın.
Benim zamanım olmadığı için piştikten sonra üzerini kızartmak için fırınlayamadım. Kızarınca daha güzel oluyor, tavsiye ederim...
Bu tarifin bir başka versiyonunu da “Ablamdan gelenler“ etiketi altında “lahana dolusu“ başlığı ile bulabilirsiniz.
NOT: Lahananın hepsini kullanmadım, orta kısmını karışık turşu için ayırdım. Turşu kuruldu, birkaç gün içinde hazır olur, sonuç istediğim gibi olursa sizlerle paylaşacağım.

MALZEMELER: ( 4-6 kişilik)
  • 1 orta boy sarmalık lahana (ben -savoy cabbage- kullandım)
  • 250 - 300 gr kıyma
  • 1 orta boy soğan
  • 1 corba kaşığı tereyağ
  • Yarım çay bardağı pirinç
  • 2 yemek kaşığı salça (1 kaşığı kıymalı harca, 1 kaşığı da suyuna konulacak)
  • 1 büyük boy domates
  • Deniz tuzu
  • Karabiber
  • Kaynar su
HAZIRLANMASI:
  • Lahana yapraklarını tuzlu suda 3 dakika haşlayıp, süzgüde süzülmeye bırakın. Ortalarındaki kalın damarları, bir bıcak ile kesip cıkarın.
  • Bir kapta 300gr. kıymayı, 1 adet ince çentilmiş soğanı, 1 adet rendelenmiş domatesi, 1 yemek kaşığı salçayı, 1/2 çay bardağı yıkanmış pirinci, deniz tuzunu, karabiberi karıştırın. 1 kahve fincanı kadar soğuk su ekleyin ve hafif sulu bir kımalı iç elde edin ( su eklemezseniz kıymalar ortada toplanıp sertleşebilir).
  • Damarlarını çıkartıp haşladığınız lahananın birkaç yaprağını, tencereye ters çevireceğiniz ısıya dayanıklı bir kaba döşeyin. Üzerine kıymalı karışımın yarısını koyun, onun üzerine yine lahana ve kıyma olmak üzere döşeyin. En üstü lahana yaprakları ile kapatın (böylece 3 sıra lahana, 2 sıra kıyma olacak).
  • Tencerenize ters çevirip, 1 yemek kaşığı salça ile karıştırılmış 1,5 - 2 su bardağı kadar kaynar suyu tencerenin kenarından dökün. 1 yemek kaşığı tereyağı da ilave edip tencerenin kapağını kapatarak 30 dakika pişirin.
  • Soğuduktan sonra “üstte tarif ettiğim gibi“ servis tabağına ters çevirip 375° F = 190° C fırında üzeri hafif kızarana kadar tutup, arzuya göre üzerine dereotu serperek servis yapın.


Afiyet olsun.

                         


22 Eylül 2010 Çarşamba

Kestirmeli yeşil mercimek çorbası



Sonbaharın etkilerini göstermeye başladığı şu günlerde, çorbalar yavaş yavaş sofralarımızdaki yerlerine dönmeye başladılar. Biz ailecek çorbalara tutkun olduğumuz için, farklı tarifler denemeyi seviyorum. Erişteli yeşil mercimek çorbasını genelde kestirmesiz yaparım, içerken üzerine sarımsaklı sirke dökeriz. Bu defa terbiyeli denedim, farklı bir lezzet oldu. Verdiğim ölçüler 6-8 kişilik için, kalabalık bir aile değilseniz ve de ertesi güne kalmasını istemiyorsanız ( içinde yoğurt ve yumurta olduğu için ben aynı gün tüketmeyi tercih ediyorum) yarım ölçü yapmanızı tavsiye ederim...
  
MALZEMELER: ( 6-8 kişilik)
  • 7 su bardağı su
  • 1 su bardağı erişte
  • 1 su bardağı haşlanmış yeşil mercimek
  • 2 yumurta sarısı
  • 3 çorba kaşığı yoğurt
  • 3 -tepeleme-çorba kaşığı un
  • 1/2 su bardağı su (terbiyesi için)
  • 2 çorba kaşığı tereyağı ya da sıvıyağ
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • Deniz tuzu
HAZIRLANIŞI:
  • Tencerede 7 su bardağı suyu kaynatın.
  • Kaynayan suya önceden haşladığınız 1 su bardağı mercimeği atın.
  • Mercimek kaynayınca, 1 su bardağı eristeyi ilave edip, üzerine 1 tatlı kaşığı tuz ekleyin.
  • Bu arada bir başka kapta, -çorbanın terbiyesi için- 3 çorba kaşığı yoğurt, 2 adet yumurtanın sarısı ve 3 çorba kaşığı unu iyice çırparak karıştırın.
  • Terbiyeye yavaş yavaş 1/2 su bardağı su ekleyerek biraz inceltin. Kaynamakta olan çorbanın içine, sürekli karıştırarak yavaş yavaş dökün.
  • Ayrı bir tavada 2 çorba kaşığı tereyağı eritin, pul biberi ve karabiberi ekleyip, harlı ateşte, yakmadan biraz karıştırın.
  • Kaynayan çorbaya yağ, pulbiber ve karabiberden oluşan karışımı ekleyin.
  • Hazır olan çorbanızı sıcak olarak servis yapın.

Afiyet olsun



20 Eylül 2010 Pazartesi

KAHVALTILIK KARIŞIK KAVURMA



Hafta sonu ailecek yapılan kahvaltılar için sevilen bir tarif.
1-2
1-2 yemek kaşığı sıvıyağ koyduğunuz teflon tavada, önce küp küp doğranmış patatesleri hafif kızarana kadar kavurun. Sonra sucuk, salam,  sosis ve küçük doğranmış yeşil biberleri ekleyip, biraz daha kavurun. En son, yine küp küp doğradığınız-kabuğu soyulmuş- domatesleri ilave edip, domatesler yumuşayana kadar - kapak kapatıp - pişirin. Tuzunu ve kekiğini ekleyip ocaktan alın. Servis tabağına alıp, üzerine sıcakken kaşar peyniri rendeleyip servis yapın.

Afiyet olsun.

13 Eylül 2010 Pazartesi

KARAMELLİ, FINDIKLI MUHALLEBİ



Sütlü tatlıları sevenler, haydi mutfağa...

Malzemeler: ( 4 kişilik)
  • 4 su bardağı süt
  • 1 su bardağı tozşeker (2 yemek kaşığını karameli için ayırın)
  • 4 çorba kaşığı nişasta
  • 1 adet yumurta
  • 1/2 su bardağından biraz az su
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1/2 su bardağı iri kıyılmış, kavrulmuş fındık 
Hazırlanışı:

  • Bir kasede 4 su bardağı sütü, 1 su bardağından 2 yemek kaşığı eksik tozşekeri, 4 çorba kaşığı nişastayı ve 1 adet yumurtayı karıştırın. 
  • Muhallebiyi pişireceğiniz tencerede, ayırdığınız 2 yemek kaşığı şekeri karıştırarak, orta ateşte karamelize edin ( şekeri yakma derecesini kendi ağız tadınıza göre ayarlayın, çok yakarsanız rengi koyulaşıp, tadı da acılaşabilir).
  • 1/2 su bardağından biraz az suyu dikkatlice ilave edip (çıkan buhar elinizi yakabilir ve kızgın şeker sıcrayabilir) tekrar eriyinceye kadar karıştırın.
  • En son, önceden hazırladığınız  sütlü karışımı tel çırpma aleti ile sürekli karıştırarak ilave edin ve orta ısılı ateşte yoğunlaşıp kabarcıklar çıkana kadar pişirmeye devam edin.
  • Muhallebiyi kaselere boşaltıp buzdolabında soğutun.
  • İri kıyılmış fındıkla ya da istediğiniz herhangi bir malzemeyle süsleyerek servis yapın.
Afiyet olsun.


Tarif, kekevi.com’dan uygulanmıştır.



8 Eylül 2010 Çarşamba

GÜVEÇTE PATLICAN OTURTMA



Sağlık probleminiz yoksa ve de bol yağlı yemekleri seviyorsanız, yemeğin orijinal tarifnine sadık kalarak patlıcanları bol kızgın yağda kızartarak yapabilirsiniz bu yemeği. Benim eşimin kolestrol problemi olduğu için ve ben de çok yağlı yemekten hoşlanmadığım için,  bu yöntemle yapıyorum hem daha hafif oluyor, hem de daha sağlıklı...
Patlıcanları az yağda teflon tavada kızartmak yerine, kestikten ve de tuzlu suda bekletip kuruladıktan sonra bir fırça ile üzerlerine biraz yağ sürüp üstten ısıtılmış (broil) fırında iki tarafını kızartabilirsiniz. Hangisi daha kolayınıza gelirse...


Malzemeler:
  • 4-5 adet patlıcan
  • 4 yemek kaşığı sıvıyağ  
  • 250 gr.  kıyma
  • 1 orta boy soğan
  • 2-3 diş sarımsak  
  • 6 adet sivri biber ( 3 tanesi icine, diğerleri üzerine)
  • 1 yemek kaşığı domates salçası  
  • 1 adet domates
  • Deniz tuzu
  • Karabiber
Hazırlanışı:

  • Patlıcanları alacalı soyup halka ya da uzun kesin, tuzlu suda 15 dakika kadar bekletin. 2 yemek  kaşığı yağ konulmuş teflon tavada, renkleri hafif değişene kadar kızartın.
  • Soğanı küp küp  doğrayıp 2 yemek kaşığı sıvıyağda şeffaflaşana kadar kavurun, irice doğranmış biberleri ve sarımsağı da ekleyip biraz daha karıştırın. Kıymasını ilave edip, kıyma pişene kadar kavurun.
  • En son salçayı, tuzu ve karabiberi ekleyip bir iki dakika daha karıştırdıktan sonra 1 su bardağı kaynar su ilave edip altını kapatın.
  • Güvece patlıcanları dizin ve üzerine kıyma harcını yayın.
  • Halka halinde dilimlenmiş domatesler ve sivri biberlerle süsleyip, üstü acık olarak, 400 F-205C  ısıtılmış fırında 15 dakika kadar pişirin. Fırını söndürün, güvecin kapağını kapatıp, sönmüş fırında 10 dakika kadar dinlendirdikten sonra servis yapın.

Afiyet olsun.

 
Teflon tavada kızarmış patlıcan

Notlar:
  • Malzemelerin hepsi önceden pişmiş olduğundan, dağılmaması için çok fazla pişirilmemesi gerekiyor.
  • Teflon tavada patlıcanları kızartırken, tavanız patlıcanların hepsini bir kerede almayacağından ikinci parti kızartma icin biraz daha sıvıyağ ekleyebilirsiniz.

 
 
 

3 Eylül 2010 Cuma

KİMYONLU BİFTEK

 


Anneciğimin yaptığı en güzel yemeklerden biriydi kimyonlu biftek. Ne zaman bir özel gün olsa, ilk aklına gelen ana yemek bu olurdu. Tabii yanında olmazsa olmazı olan sütlü, tereyağlı patates püresi ile birlikte. Biz yıllarca annemde bu eti yanında hep püre ile yedik, o bakımdan ben de yaptığım zaman yanında püre haricinde bir alternatif düşünemiyorum. Servis yaparken etin suyunu pürenin üzerine de biraz döküyorsunuz, himmm nefis...
Etleri kızartırken dikkat edilmesi gereken nokta: Yağı yakmadan ama iyice kızdırırsanız etler su salmaz ve kef oluşmaz. Etler pişerken tavaya (eğer teflon tava kullanmıyosanız) yapışacaktır, merak etmeyin kızardığı anda kendilerini bırakacaklardır.

Malzemeler: ( 4 kişilik)
  • 4 parça -tercihen- dana biftek ( veal cutlet)
  • 2 yemek kaşığı sıvıyağ- yada 1 yemek kaşığı sıvıyağ, 1 yemek kaşığı tereyağ-
  • 1 büyük boy soğan - iri piyazlık doğranmış-
  • 2 diş bütün sarımsak -kabuğu ile -
  • 1 tatlı kaşığı kimyon
  • Deniz tuzu
  • 1/2 tatlı kaşığı karabiber
  • 1yemek kaşığı sirke
  • Kaynar su
Hazırlanışı:
  • Düdüklü tencerede, 2 çorba kaşığı yağda, bifteklerin her iki tarafınıda biraz kızartın. Kızaran etleri kapaklı bir kaseye alıp, aynı yağda irice piyazlık kesilmiş soğanları 1 dakika çevirin. Etleri, sarımsakları, karabiber, kimyon ve tuzunu da ekleyip, üstünü hafif geçecek kadar kaynar su koyun ( benim düdüklümde su kaybı oluyor, siz kendi düdüklünüze göre suyunu ayarlayın. Piştiğinde çok fazla sulu kalmaması gerekiyor). Düdüklünün kapağını kapatın, ses vermeye başladıktan sonra 20-25 dakika içinde, etleriniz pişmiş olacaktır.

Afiyet olsun.