ARNAVUT CİĞERİ: 2015

27 Aralık 2015 Pazar

Yılbaşı Gecesine Fikirler 2

Daha önceki yıllarda hazırladıklarımdan bir kare!

24 Aralık 2015 Perşembe

Yılbaşı gecesi yaklaşırken, bu özel geceyi evde dostları, akrabaları ile kutlayacak olanlar için, masa düzenlemesinde fikir verebilecek paylaşımlarda bulunmaya çalışacağım. İlki gördüğünüz gibi çok basit ama şık. İsterseniz kozalağın uçlarını beyaz, altın ya da gümüş renkli boya ile de çok az boyayayarak biraz daha renk katabilirsiniz.

En kısa zamanda yeni paylaşımlarda buluşmak dileği ile,

Sevgiler,

3 Kasım 2015 Salı

Kremalı Domates Çorbası

Biz Kanada’da çorba sezonunu açtık. Gerçi bu sene havalarımız inanılmaz güzel gitmekte, ama akşamları sıcacık bir çorba yine de içimizi ısıtıyor.

Bu çorba taze domates ile daha güzel oluyor ama bu mevsimdeki domateslerimizin artık fazla lezzeti olmadığı için bu tarifimde konserve domates kullandım.

Deneyeceklere kolay gelsin, afiyet olsun.

MALZEMELER: (4 kişilik)

1 yemek kaşığı zeytinyağı
1 yemek kaşığı tuzsuz tereyağ
1 orta boy soğan
2 diş sarımsak
Deniz tuzu
Pul biber
1 teneke (28 ounces= 800 gr) konserve domates ya da (kabuğu soyulup irice doğranmış) taze domates
1,5 su bardağı tavuk suyu + gerekiyorsa piştikten sonra kıvamını ayarlamak için biraz daha eklenebilir.
1/3 su bardağı krema
Taze çekilmiş karabiber

Servis ederken üzerine;

Zeytinyağı
4 yaprak ince jülyen doğranmış fesleğen/reyhan
Taze rendelenmis Parmesan ya da kasar peyniri

HAZIRLANIŞI:

Bir tencereye zeytinyağı ve tareyağını koyup, yağ eridikten sonra irice doğranmış soğanları, bir çimdik tuzu ilave edelim ve soğanlar seffaflaşana (10-15 dakika) kadar orta ateşte soğanları öldürelim. İrice doğranmış sarımsağı ve pul biberi de ekleyip 1-2 dakika daha kavuralım.
Konserve domatesi (suyu ile birlikte) ilave edip 5 dakika pişirelim. Tavuk suyunu da ekleyip tencerenin kapağını yarım kapatarak 15 dakika kadar tüm malzemeyi ara sıra karıştırarak özleştirelim.
Ocaktan alıp bir el blenderı ile çorbayı püre haline getirelim.
Tekrar ocağa alıp kremasını, karabiberini ve tuzunu ekleyelim. (bu aşamada, “eğer gerekiyorsa“ kıvamını ayarlamak için biraz daha sıcak tavuk suyu ekleyebilirsiniz). Bir taşım kaynatalım ve ocaktan alalım.
Servis tabaklarına alıp üzerine fesleğen, peynir ve biraz zeytinyağı ekleyerek sıcak servis yapalım.

Kaynak: http://www.chowhound.com/recipes/creamy-tomato-soup-10836

22 Eylül 2015 Salı

Fırında Zeytinyağlı Karışık Sebze

Kızartma, soteleme yok. Tüm malzemeyi irice doğrayıp, harmanlayıp direk fırına veriyoruz, kendi suyunda pisiyor. Sağlıklı, kolay, enfes ve rengarenk...

Malzemeler:

3 adet orta boy kemer patlıcan
1 adet kabak
3-4 adet yeşil biber (acı harika oluyor)
1 adet kırmızı, sarı ya da kavuniçi biber ya da hepsinden yarımşar adet.
4-5 adet domates
2 orta boy kuru soğan
7-8 dis sarımsak
3/4 "küçük boy çay bardağı" zeytinyağı
Deniz tuzu
Taze çekilmiş karabiber

Hazırlanışı:

Patlıcanları alacalı soyun, parmak uzunluğunda doğrayın. Acı suyunun gitmesi için tuzlayıp en az 15 dakika kadar tuzlu suda bekletin. Yıkayıp süzün.
Soğanı ve domatesi elma dilimi şeklinde, biberi ve kabağı irice doğrayın. Sarımsakları soyup onları da irice doğrayın.
Bütün sebzeleri bir fırın kabına alıp, üzerine yağ, tuz ve karabiberini serpip iyice karıştırın.
Üzerini önce yağlı kağıt, sonra da aliminyum folyo ile kapatıp, önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında 35-40 dakika kadar pişirin. Daha sonra ağzını açıp 15 dakika kadar daha tutup üzerinin de kızarmasını sağlayın.
İnce kıyılmış maydanoz serpip, soğuk servis yapın. Yerken sarımsaklı yoğurt da çok yakışıyor.

Afiyet olsun.

29 Nisan 2015 Çarşamba

Tek Tencere Makarnası "Penne Alfredo"

Bir süredir denemek istediğim bir tarif vardı. İngilizcesi 'One Pot Pasta', Türkçe’ye “tek tencere makarnası“ diye çevirebiliriz.. Bu yöntem, makarnayı ve sosu ayrı ayrı pişirme, süzme, sonra onları tekrar birbirleri ile buluşturma aşamalarını ortadan kaldırıyor. Tüm malzemeyi bir tencereye ekliyorsunuz ve ara ara karıştırarak suyunu çekene dek pişiriyorsunuz. Hepsi bu kadar!.. Böylece hem makarnanın lezzeti süzülen suyla akıp gitmiyor, hem nişastası sosa harika bi kıvam katıyor, hem de bir sürü tava, tencere, süzgü vs. yıkamaktan kurtuluyoruz.

Krema kullanmadan, bol kremalı tadında ve hazırlanması çok kolay bir makarna. Makarnalar bile aynı tencerede sosunun içinde pişiyor.

Notlar:

Pişerken tencerenin kapağını kapatmıyoruz.
Tavuk suyu yerine çeşme suyu kullanmamanızı tavsiye ederim, lezzetini etkiler.
Ben penne makarna ile denedim ama fettuccine ile de harika olur. O zaman Fettucine Alfredo olur :)
Lütfen verilen ölçülere sadık kalın.
En sonuncusu ve en önemlisi; pişer pişmez hemen yenmesi gerekiyor. Alfredo sos durdukçca kalınlaşıyor ve gerek görüntü gerekse de lezzet aynı olmuyor. O bakımdan ben 4 kişilik ailemiz için 230 gr. makarnadan hazırladım. Izgara tavuğun yanında servis yaptım. Tam geldi.

Malzemeler:

1 cup=240 ml'lik su bardağı

1 yemek kaşığı zeytinyağı
4 diş ince kıyılmış sarımsak
2 cup tavuk suyu
1 cup süt (makarnalar diri kalırsa biraz daha eklenebilir)
2 yemek kaşığı tuzsuz tereyağı
230 gr. makarna
Deniz tuzu ve taze çekilmiş karabiber
1/4 su bardağı taze rendelenmiş Parmesan peyniri
2 yemek kaşığı ince doğranmış maydanoz

Hazırlanışı:

Büyük boy bir tencerede zeytinyağını ısıtın, sarımsağı ekleyip kokusu çıkana kadar ’çok az’ kavurun.
Tavuk suyunu, sütünü, tereyağını, makarnasını ve tuz ile karabiberini de ilave edip, kaynayıncaya kadar harlı ateşte, kaynadıktan sonra da orta ateşte makarnalar pişip suyunu çekene kadar sıkça karıştırarak 18-20 dakika kadar pişirin.(ben döküm tencerede yaptım, 15 dakikada pişti).
Peyniri eklemeden önce makarnaları ve sosu kontrol edin. Bu aşamada sos çok koyu olmuşsa ya da makarnalar biraz daha pişmek istiyorsa biraz daha sıcak süt ekleyebilirsiniz (bende gerekmedi).
Ocaktan alın, Parmesan peynirini ekleyin, karıştırın.
Servis tabağına alıp, üzerine maynanoz serperek bekletmeden hemen servis edin.

Afiyet olsun,

22 Nisan 2015 Çarşamba

Kuzu Elbasan Tava

Hem lezzetli, hem sağlıklı hem de kolay bir tarif ile merhaba! ... "Kuzu Elbasan Tava" rahmetli anneciğimin en güzel yemeklerinden biriydi. Bildiğim kadarı ile adını Arnavutluğun bir şehri olan Elbasan’dan aldığı için de bir Arnavut klasiğidir kendileri... Bazıları bu yemeği beşamel sosla yapmakta ise de orijinal elbasan tava, haşlanmış kuzu etinin yoğurtlu, yumurtalı, sarımsaklı bir sosla fırınlanmasıyla yapılır.

Fazla söze gerek yok, fotoğraflar ve tarif altta. Özellikle davet sofralarınızın vazgeçilmezi olabilir.

Not: Kullanacağınız fırın kabı çok büyük olmasın. Sosumuzun etlerin üzerini kapatıp, etlerin sosun içinde pişmesi gerekiyor.

MALZEMELER: (2-4 kişilik)

4 parça kemikli kuzu eti (böbrek yatağı veya kuzu incik)
1 yemek kaşığı tereyağı
1 adet kuru soğan
4-5 su bardağı sıcak su
Tane karabiber

Sos malzemeleri:

750 gr. yoğurt
1,5 su bardağı et suyu
1 yemek kaşığı tereyağı
3 yemek kaşığı un (tepeleme)
2 yumurta sarısı
1 büyük diş sarımsak
Tuz, karabiber

Üzerine:

Kırmızı toz biber

HAZIRLANIŞI:

Düdüklü tencereye tereyağını, kuzu etini ve irice doğranmış soğanı koyup, biraz kavurun. Üzerine 4-5 bardak sıcak su ekleyip kapağını kapatın ve düdüğü öttükten sonra orta ateşte, etler yumuşayıncaya kadar pişirin. (benim düdüklümde 25 dakika yeterli oluyor).

Pişen etleri "tercihen" kemiklerinden ayırıp fırın kabına yerleştirin. (et suyunu soğutalım, sosu için kullanacağız.) Üzerlerine cok az tuz ve taze cekilmiş karabiber ekin.

Sosu için:

Bir tavada 1 yemek kaşığı tereyağını eritin ve unu 1-2 dakika kavurun, ocaktan alın ve üzerine "soğumus/ılınmış olan" et suyunu dökün, tel cırpıcı ile iyice karıştırın. Ya da unu kavurmadan tüm malzemeyi çiğden karıştırın. (annem öyle yapardı ama tereyağında kavrulmuş un kokusunu sevdiğim için ben biraz kavuruyorum).

Ayrı bir kapta, yumurta sarılarını ve yoğurdu tel çırpıcıyla iyice çırpın. Tuzunu , karabiberini ve biraz tuzla dövülmüş olan sarımsağını da ekleyip, karıştırın. En son, un ve et suyuyla yaptığınız karışımı da ekleyip, pürüzsüz oluncaya kadar tüm malzemeyi karıştırın. (koyuca pancake/krep kıvamındada bir sos olması gerekiyor). Bunun için gerekiyorsa biraz daha un ya da et suyu ilavesi ile sosu inceltip/koyulaştırabilirsiniz.

Sosu, fırın kabındaki etlerin üzerini kaplayacak şekilde dökün .

Önceden ısıtılmış 180 C/ 350F fırında (alt+üst fırın ayarında) altı ve üstü kızarana kadar pişirin.

Sıcak servis edin.

Afiyet olsun,

2 Nisan 2015 Perşembe

Yumurtanın Keyifli Halleri...

HAPPY EASTER to all my friends who celebrate!

29 Mart 2015 Pazar

Seviyor, Sevmiyor Böreği :)

Bir arkadaşım “dantel gibi“ bu börek, ismi “dantel börek“ olsun dedi. Bir başka arkadaş da yerken tek tek koparılıp yendiği için papatya’ya benzetmiş “seviyor, sevmiyor“ olsun dedi :)

İsminin önemi yok mühim olan lezzet ve görüntü. Ikisi de deneyenlerden tam puan aldı ben de gönül rahatlığı ile paylaşıyorum.

NOTLAR:

Bu “buttermilk“ de neymiş uğraşamayacağım, onun yerine hepsini sütten yaparım demeyin lütfen. Çünkü öyle yaparsanız, bol hamur az içli bir börek yersiniz. Sütün içine katılan ekşi, hamurun kabarmasını kontrol ediyor. Benden söylemesi...
Kullandığım tepsinin çapı 28cm., hamurları kestiğim bardağın çapıysa 7,5 cm. Hamuru bardakla kestikten sonra, kenarlardan çıkan hamurları ben tekrar yoğurdum ve bir torbaya koyup buzdolabına kaldırdım. Ertesi gün dolaptan çıkarıp ılık bir ortamda tekrar mayalandırdım. Bu defa içine peynirli iç koyup “puf böreği“ boyutlarında hazırladım. Yine üzerine yumurta sarısı isteğe göre susam, çörekotu verdim fırına. Iki gün üst üste hamur işi :)
Tek tek koparılıp yenebildiği için kalabalık partilerde ideal. Malzemelerine bakarsanız eğer, bildiğimiz fırınlanmış mantı tadında oluyor. Üzerine sarımsaklı yoğurt ve domates sosu ile de oldu bize entel-dantel mantısı :)

Deneyeceklere kolay gelsin deyip, herkese sevgilerimi yolluyorum.

MALZEMELER;

Hamuru için:

250 ml. ılık süt
125 ml. buttermilk (1/2 su bardağı oda sıcaklığındaki sütün içine 1/2 yemek kaşığı limon suyu ya da beyaz sirke koyup karıştırın. 15 dakika beklettikten sonra buttermilk’imiz kullanılmaya hazır.)
1 yemek kaşığı şeker
1 paket maya
1 tatlı kaşığı deniz tuzu
1 yumurta
4 yemek kaşığı sıvıyağ
Aldığı kadar un (elenmiş)

İçine;

1/2 kg kıyma

1 adet kuru soğan (çok ince doğranmış)

Karabiber

Deniz tuzu

1/2 çay bardağı kadar su (kıymanın pişerken toplanmasını önlemek için)

Kaşar peyniri ya da mozzarella

HAZIRLANIŞI:

Hamur malzemesi ile yumuşak bir hamur yoğuralım ve üzerini çok hafif yağlayıp-örterek, en az 1 saat kadar ılık bir ortamda mayalanmaya bırakalım.
Hamur mayalanırken iç malzemesini hazırlayalım.
Mayanlanmış olan hamurumuzu iki eşit parçaya ayırıp her parçayı 2-3 mm. kalınlığında, merdane ile açalım.
7,5 cm. çapındaki bir su bardağı ya da metal çember ile hamurdan yuvarlak parçalar keselim.
İçlerine biraz kıyma ve peynir koyarak alttaki resimde görüldüğü gibi şekillendirelim.
28 cm. çapındaki bir tepsiye çok sıkıştırmadan (mayalı hamur olduğu için pişerken kabarma payı bırakıyoruz) sıralıyalım.
Ilık fırında üzerine mutfak havlusu örterek, 15-20 dakika daha mayalandıralım.
Böreğimiz fırın mayasını da aldıktan sonra, üzerine sütle hazırlanmış yumurta sarısını sürelim. Bu arada fırınımızı 180C - 350F a ısıtalım.
15 dakika sonunda ısıyı 325F a düşürüp altı ve üstü pembeleşene kadar pişirelim.
Fırından çıktıktan sonra üzerine yine mutfak havlusu ile örtüp yumuşak kalmasını sağlayalım.
Çok önemli: Sıcak servis edelim.

Afiyet Olsun.

Kaynak: http://i.ovkuse.ru/blogs/kulinarija/mjasnoi-pirog-hrizantemka.html?utm_source=email&utm_medium=everyday&utm_campaign=favorites-top

13 Mart 2015 Cuma

Kıymalı, Mantarlı, Peynirli Pide

Sevgili dostlar,

Geçen akşam ev halkının ısrarlarına dayanamayıp bu gördüğünüz çok masum duran ama aslında hiç de masum olmayan pideleri yaptım, sonra da afiyetle yediiim. Sonrasında pişman olmalıydım sanırım ama o kadar güzeldi ki pişman da olamadım. :)

Daha önce pide tarifi vermiştim, aynı tarife sadık kalıyorum ancak bu defa hamurunu su koymadan, sadece süt ile yoğurdum, sütlüsü daha da güzel oldu, benden söylemesi...

Deneyeceklere şimdiden kolay gelsin der, sevgilerimi yollarım.

MALZEMELER:

4-5 su bardağı un
1 su bardağı ılık süt
1 paket kuru maya ( 1,5 tatlı kaşığı )
1 tatlı kaşığı toz şeker
1,5 tatlı kaşığı deniz tuzu
3-4 yemek kaşığı sıvıyağ
Aldığı kadar ılık süt

1 yumurta ( üzeri için, isteğe bağlı )

Kıymalı İç Malzemesi:

250 gr. kıyma
1 büyük soğan ( çok ince doğranmış)
1 büyük boy domates (kabukları soyulup çok ince doğranmış)
Maydanoz
Tuz, karabiber
Biraz su (pişerken kıymaların toplanmasını önlemek için)

Peynirli İç Malzemesi:

Beyaz peynir
Kaşar peyniri
Maydanoz
Pul biber
Karabiber

Mantarli İç Malzemesi:

Mantar
Taze soğan
Pul biber
Deniz tuzu, karabiber

Mantarları ve taze soğanı incecik doğrayıp, ısıtılıp biraz zeytinyağı konulmus bir tavada yüksek ateşte, suyunu salmadan soteleyip, tuz, pul biber ve karabiber ile tatlandıralım.

HAZIRLANMASI:

1 bardak ılık sütün içinde, 1,5 tatlı kaşığı mayayı ve şekeri karıştırıp bir kenarda bekletin.
Büyükçe bir kapta, elenmiş unu ve tuzu karıştırın. Mayalanmış sütü ve yağı da ilave edip, aldığı kadar ılık süt ile elinize yapışmayacak, kulak memesi yumuşaklığında bir hamur yoğurun.
Hamuru en az bir saat, üstünü örterek mayalanmaya bırakın.
Eşit parçalara ayırın ve merdane ile elips şeklinde açın. İçlerine, istediğiniz iç malzemesini koyup, uçlarından başlayarak pide şeklinde kapatın.
Yağlı kağıt serilmis fırın tepsisine dizip, 350 F (180 C) da altı,üstü kızarana kadar pişirin.
Servisten önce üzerlerine tereyağı sürüp, sıcak servis yapın.

Afiyet olsun.

NOT: Eğer yumurta koyacak iseniz, pidenizin pişmesine yakın, küçük bir kapta cok az çırptığınız yumurtayı, bir kaşık yardımı ile üzerlerine dökün.

30 Ocak 2015 Cuma

Çiçek Poğaça

Bugün bloğumda çiçek gibi poğaçalar var. Yapım aşamalarını fotoğraflayamadım ama benim yaptığım şekliyle zaten üstteki fotoğrafa bakmak yeterli olacaktır. Bir de poğaçaları kestikten sonra, kesilen her parçayı aynı yöne çevirerek, peynirli kısım görünecek gibi de şekillendirebilirsiniz. Öyle de güzel oluyor.

İç malzemesininde ben peynir, kurutulmuş domates ve ceviz üçlüsünü kullandım. Patatesli, kıymalı ya da çemenli içle de harika olacaktır.

Deneyeceklere şimdiden afiyet olsun.

Güzel bir haftasonu dileklerimle,

Sevgiler.

Malzemeler;

1 su bardağı süt (ılık olacak)
1 su bardağı su (ılık olacak)

1 paket instant maya

1 kahve fincanı sıvıyağ

2 adet yumurta (birinin sarısı üzerine)

3 tatlı kaşığı toz şeker

1 tatlı kaşığı tuz

Aldığı kadar un

İçine;

Beyaz peynir, kurutulmus domates ve ceviz

Ortasına;

Çörek otu, haşhaş ya da yarım siyah zeytin

Hazırlanışı;

Ilık süt, maya ve şekeri karıştırma kabına alıp, en az 5 dk bekletelim.

Mayanın üzeri köpüklenince içine, sıvıyağı, '1 yumurtanın sarısını üzerine sürmek üzere ayırıp' diğerlerini, tuzu ve azar azar unu ilave ederek karıstıralım.

Hamur elimize yapışmayacak kıvama gelince tezgah üzerine alıp, pütürsüz olana kadar yoğuralım.

Iyice yoğurulan hamuru tekrar karıstırma kabına alıp, her tarafına cok az sıvıyağ sürerek üzerini örtelim ve hamur en az iki katı kabarana kadar ılık bir yerde bekletelim. Bu sırada iç malzemesini hazırlayalım.

Mayalanan hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartıp, bezeler yapalım.

Tüm hamuru bezeler haline getirdikten sonra avuç büyüklüğünde açıp içerisine, 1 tatlı kaşığı ic malzemesi koyarak kapatalım.

Yuvarladığımız hamuru, birlesim yeri alta gelecek sekilde tezgaha koyalım ve elimizle hafifce bastırıp, yukarıdaki fotoğrafta görüldüğü gibi, kenarlarını makasla ya da bıçakla keselim.

Tüm bezelere aynı işlemi uygulayıp, yağlı kağıt serili tepsiye yerleştirdikten sonra, üzerlerine yumurta sarısı sürüp, ortalarına cörek otu, haşhaş ya da yarım zeytin koyalım ve önceden ısıtılmıs 350° F / 180° C fırında, üzerleri kızarana kadar pişirirelim.
Fırından cıkardığımız poğaçaları kurumamaları ve yumuşacık olmaları için pamuklu bir mutfak bezine saralım.

Afiyet olsun.

15 Ocak 2015 Perşembe

Kiraz Domatesli Yeşillikler ve Bir Anı

Tezgahta salata yapımı için kiraz domatesler ve yeşillikler yanyana duruyordu. Bir anda aklıma canım halamın ful çiçekleri geldi. Ful çok narin bir çicektir, harika kokar ama koklarken burnunuzu çiçeğe asla değdirmeyeceksiniz, yoksa hemen küser, kararır. Halacığım bu çiçekleri dalı ile keser, bir domatese batırır, soframıza koyardı. Sanırım domatesteki asidi sevdiğinden olsa gerek, bu şekilde, birkaç gün boyunca soframızda, hatta odamızda bizi mis kokularıyla sarar sarmalardı narin ful.

Neredeeen nereye, degil mi? Insan beyni böyle işte. Benim domatesler ve yeşillikler de, artık cook uzaklarda kalmış olsa da, benim hafızamda hala taze olan bu resmi canlandırdı ve ortaya böyle bir fotoğraf çıktı.

Bir insan, yaşamı boyunca dünyaya kattığı değerler ile hatırlanır ve hatırlandıkça da ölümsüzleşir… Hayatta olduğu süre boyunca çevresindekilere eşsiz güzellikler katmış olan, kendinden çok başkaları için yaşamış olan canım halamın anısına...

Sevgilerimle,

5 Ocak 2015 Pazartesi

2014’ün En Beğenilen Tarifleri

Sevgili Dostlar,

Artık gelenek haline gelen, her sene başında yayınladığım bir yıl öncesinin en beğenilen, en çok tıklanan tarifleri ile sizlere bir kez daha iyi yıllar diliyor, soğuk bir Kanada gününden sevgilerimi gönderiyorum.